
SOKAKLARDA 'İKİZİN NEREDE?' DİYE SORUYORLAR
ATV'de yayınlanan 'DiÄŸer Yarım' adlı dizide birbirlerinden çok farklı olan 'Esma' ve 'Zeynep' adlı ikiz kardeÅŸleri canlandıran Gonca Sarıyıldız; hem dizinin yeni bölümleri hakkında bilgi verdi, hem de bu iki karakteri analiz etti. Genç oyuncu, kariyer planlarını ve hayallerini de anlattı...
Yeni bölümlerde seyirciyi neler bekliyor, biraz anlatır mısınız?
'Esma' ve 'Zeynep'in hem aileyle, hem de erkek arkadaÅŸlarıyla iliÅŸkilerinin nasıl olacağını, anne-babanın barışıp barışmayacağını, kızların erkek arkadaÅŸlarını kabul edip etmeyeceÄŸini herkes gibi ben de çok merak ediyorum.
AİLE ANLAMAYA ÇALIÅžIYOR
​
'Esma' ve 'Zeynep'in birbirlerinin yerine geçtikten sonra aileleri tarafından hemen kabul görmesini nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz?
Sabah başı kapalı evden çıkan kız, akÅŸam eve başı açık dönüyor, diÄŸeri de tam tersi. Aileler tabii ki ilk etapta büyük ÅŸok yaşıyorlar ama bu uzun sürmüyor. Kızlar hayatlarıyla ilgili çok ciddi kararlar alsalar da, aileleri onları bağırlarına basıp anlamaya çalışıyor. "Neden kapandın?" ya da "Neden açıldın?" diye sormuyorlar, sadece bu deÄŸiÅŸimin sebebini anlamak istiyorlar.
​
'Esma' ile 'Zeynep'in en büyük farkı ne sizce?
'Esma' yeni ÅŸeyler arayan, okuyan, araÅŸtıran, ÅŸiire ve edebiyata meraklı, hislerini kolayca ifade edebilen, kültürlü bir kız. 'Zeynep' ise duygularını 'Esma' kadar iyi ifade edemiyor. Annesiz büyümesinden ve karşındaki insana güvenememesinden kaynaklanan bir durum yaşıyor. 'Esma' sanat müziÄŸini severken, 'Zeynep' daha çok popüler müzikleri tercih ediyor.
​
Yaşam tarzları farklı bu iki karakter hangi konularda ayrılıyorlar?
Mesela 'Esma' daha sakin yerlerde sohbet etmekten hoÅŸlanıyor. O yüzden 'Tarık', onu Kız Kulesi manzarasına karşı bir yere götürüyor. 'Esma' her okuduÄŸu romanın kahramanı gibi; kitapların içinde yaşıyor sanki. Bu zaman zaman onu kendi gerçekliÄŸinden uzaklaÅŸtırıyor. Åžairleri sevip sayıyor. Cahit ZarifoÄŸlu, Necip Fazıl, Nurullah Genç ve Sezai Karakoç okuyor. İyi yazılan her ÅŸeyi, büyük aÅŸkla okuyor.
​
.png)
Peki ya 'Zeynep' nasıl biri?
'Yap' denileni yapmıyor, 'Yapma' denileni yapıyor. İnat mı inat. Atarlı, giderli bir kız. Hayatla dalga geçiyor. Kimseden fikir almıyor, kimseye akıl vermiyor. Biraz sert mizaçlı ama eÄŸlenceli bir tip. Nerede kızıp nerede güleceÄŸi belli olmuyor. SevdiÄŸini belli edecek tiplerden deÄŸil.
​
DoÄŸal olarak ikisinin aÅŸka karşı yaklaşımları da farklı, öyle deÄŸil mi?
Evet, 'Zeynep'e göre; aÅŸk çok gelip geçici bir duygu. 'Zeynep' mantıktan yana. Öyle kendini bir erkeÄŸin peÅŸine kaptırıp periÅŸan etmeye hiç niyeti yok; hafiften feminist takılıyor. Mantık evliliÄŸi yapmayı düÅŸünüyor. 'Esma' inançlı bir kız olduÄŸu için daha stabil bir hayatı var. İzinsiz evden çıkmıyor, fazla gezip tozmuyor. Bugüne kadar hiç kimseyle çıkmamış. Teklif gelmemiÅŸ mi? GelmiÅŸtir elbet ama hep kendini kollamış, hep bu tür ÅŸeylerden çekinmiÅŸtir. AÅŸka inanıyor.
İSTANBUL GİBİLER
​
'Esma' ve 'Zeynep' için İstanbul benzetmesini yapmak yanlış olmaz o zaman...
Evet çok güzel bir benzetme olur. Tıpkı İstanbul'un iki farklı kıtayı birleÅŸtiren bir ÅŸehir olması gibi. 'Esma' muhafazakar çizgileri olan küçük bir alana sahipken, 'Zeynep' pek çok konuda daha özgür. Ama bir araya geldiklerinde aynı güzelliÄŸin birer parçası gibiler. 'Esma' Anadolu'ysa, 'Zeynep' Avrupa yakası gibi. Bu resimden birini çıkarırsak resim eksik kalır.
OYUNCU OLMAK ÇOK RADİKAL BİR KARARDI
Siz hiç ailenizi ÅŸaşırtacak radikal bir karar aldınız mı?
Hayatımda çok büyük bir radikal karar aldım ve oyunculuÄŸu seçtim. Ailem, oyunculuÄŸun benim için çocukluk hevesi olduÄŸunu sanıyorlardı. Hatta üniversitede Çalışma Ekonomisi okuyunca ve diplomamı alınca bu isteÄŸimden vazgeçtiÄŸimi sandılar. Müjdat Gezen Sanat Merkezi'ne gitmeye karar verince "Oyuncu olup ne yapacaksın, parasız kalırsın" diye bana karşı çıktılar. Ancak ciddi olduÄŸumu görünce destek verdiler. Åžimdi benimle büyük gurur duyuyorlar.
İYİ OYUNCU OLMA HAYALİM VAR
​
Beklemediğiniz bir hızda mı ilerliyorsunuz sizce?
Böyle olacağını ben de tahmin etmemiÅŸtim. Ancak bu geldiÄŸim nokta beni ÅŸaşırtmıyor. Star olmak yerine iyi bir oyuncu olma hayalim var.
​
Nasıl yorumlar alıyorsunuz?
İki farklı karakterini canlandırmak kolay deÄŸil. Hızlı bir iÅŸ yapıyoruz ve iki role de konsantre olmam gerekiyor ama çok iyi yorumlar alıyorum. Kimse iki farklı karakteri oynadığımı düÅŸünmüyor, hatta pek çok kiÅŸi "İkiziniz nerede?" diye soruyor.
İLİŞKİMİZDE ROMANTİZM ARAMIYORUZ
Bir bölümde 'Tarık', elinde güllerle, Kız Kulesi manzarasına karşı 'Esma'nın gönlünü almaya çalışıyordu. O anlarda 'Esma'yı kıskandınız mı?
'Esma', 'Tarık'tan hiç böyle bir ÅŸey beklemiyordu. 'Mona' olayından dolayı kırgın ve kızgındı ona. Ama 'Tarık'ın jestiyle yelkenler suya indi; çok mutlu oldu. Her kadının hoÅŸuna gidecek çok süper bir jestti ama hayır, ben 'Esma'yı kıskanmadım. Çünkü benim de hayatımda her ÅŸey çok iyi gidiyor.
​
Romantik misiniz iliÅŸkinizde?
Hayır, değilim. Birbirimizi beş yıldır tanıyoruz. Her şeyi spontane yaşıyoruz. Dramatik ve romantik şeyler aramıyoruz.
BAÅžÖRTÜSÜNÜ SEVDİM KENDİME YAKIÅžTIRDIM
'DiÄŸer Yarım'ın verdiÄŸi en önemli mesaj; insanları oldukları gibi kabul etmek gerektiÄŸi, öyle deÄŸil mi?
Kesinlikle. İnanç özel bir ÅŸey. Herkes birbirinin inancına saygı duymalı. 'Esma' ile 'Zeynep' yıllar sonra karşılaÅŸtıklarında birbirlerini hiç yargılamıyorlar. 'Zeynep', 'Esma'ya "Sen ne oldu da kapandın?" diye sormuyor, birbirlerini çok güzel kabulleniyorlar. Bizim dizinin farkı da bu.
​
BaÅŸörtüsünün kendinize yakıştığını düÅŸünüyor musunuz?
Kesinlikle, çok sevdim. Bence yakışıyor ve her gören de çok beÄŸeniyor.
​
Bir gün kapanma kararı alır mısınız?
Bilmiyorum ama ÅŸu an bu halimden memnunum. Kapalı veya açık; önemli olan insanın kendi özelindeki yaÅŸamıdır.